30 Temmuz 2012 Pazartesi

Tatil Ojesi #volume4

Merhaba yine ve yeni bir oje ile karşınızdayım. Tatilde sürekli oje değiştirmem çeşitli tepkiler alıyor. Bazıları niye bu kadar sık oje değiştirdiğimi merak ederken, bazıları direk olarak niye oje sürdüğümü merak ediyor. Tabi hiç kimseye aldırmadan çalışmalarıma devam ettim. İşte dördüncü tatil ojem FlorMar Jewel Gold serisinin en parlak turuncu rengi JG453. FlorMar'ın Jewel Gold serinine ilk baktığımda hemen dikkatimi çekmiş ve almıştım. Sürümü kolay ve hemen 2 katta rengini veren bir oje ama çıkarırken simli ojeler gibi olmasa bile biraz uğraştırdı beni. Ojenin içindeki simler güneş ışığında pırıl pırıl parliyor, tam yazlık neşeli bir oje, turuncu seven herkese tavsiye ederim. Şimdi görsellere bakalım.

28 Temmuz 2012 Cumartesi

Tatil ojesi #volume3

Merhaba yeni bir tatil ojesi ile karşınızdayım. Bu sefer ojemiz Rimmel'in kolay kuruyan 60 seconds serisinden 825 numara Sky High. Kendisi mavi-yeşil renkte yazlık bir oje, sürümü geniş fırçasından dolayı kolay ancak tek katda rengini vermiyor. 2 kat sürdükten sonra da kolayca kuruyor. Şimdi resimlerimiz gelsin..
Sevgiler..

26 Temmuz 2012 Perşembe

Tatil ojesi #volume 2

Merhaba, tatilde hergün olmasa da 2 günde bir mutlaka oje değiştiriyorum. 2. sürdüğüm oje Sevilla mat kırmızı oje, Sevil'in Sevilla adı ile sattığı makyaj ürünlerini hiç denemedim ama ojeleri fena değil diyebilirim. Mat ojeler zaten çabuk kuruyorlar ama ben biraz fazla sabırsız davranınca birkaç tırnağı bozdum, çıkarıp yeniden sürmeye de üşendim haliyle. Bütün matlar gibi tek katta rengini vermiyor ve yol yol oluyor, ancak 2. kattan sonra tam rengini veriyor ama iz yapmaması için dikkatli olmak lazım.. Şimdi görsellere bakalım..
Sevgiler..

25 Temmuz 2012 Çarşamba

Tatil ojeleri #volume 1

Gunaydın ve tatilimi geçirdiğim İzmir'den merhaba. Tatilde sadece ne sürdüm oje postu yollayacağımı söylemiştim işte bunlardan ilki, Pastel Limited Edition 362. Kendisi ışıl ışıl parlak bir neon sarı. Ancak bu oje de mat değil parlak, plastik bitişli bir oje. Yine de hem rengi, hem de sürümünü çok beğendim. Oje sulu görünmesine rağmen kolayca sürüldü ve 2 katta kapattı. Yanıma başka Pastel oje almadiğima da pişman etti beni. Şimdi resimlere bakalım..
Sevgiler..

23 Temmuz 2012 Pazartesi

Hafta sonu ojesi FlorMar 49..

Gunaydın, cuma günü 2 haftalik tatile çıkacağımı yazmiştım ve şu anda da yazlıktayım. Bilgisarı açmaya üşendiğim için 2 hafta boyunca ara ara oje ne sürdüm yazıları gireceğim. Çünkü IPhone Bloggerdan yazı girmek, sayfa düzenlemek zor, yine de iki hafta da yazmamak da istemiyorum. Şimdi tatil moduna uygun olarak neon renklerden basladim surmeye, ilki de FlorMar Supershine 49 numara, daha önce sürdüğüm FlorMar neon serisinden daha neon görünüşlü bir oje ama sürümü kolay değil iz yapmaması için dikkatli sürmek gerekiyor. Şimdi görsellere bakalım, umarım doğru yüklenirler.
Sevgiler..

20 Temmuz 2012 Cuma

Pazar t-shirtlerim ve ciciler..

Perşembe günleri Erenköy'de pazar kuruluyor ve bu pazar oldukça iyi mallar bulunabilecek bir sosyete pazarı kıvamına geldi artık. Ben de buraya her hafta değilse bile 2-3 haftada bir uğrayıp baya bir alışveriş yapıyorum. Dün de uğramadan geçemedim ama iki yeni t-shirt ve iki de bileklik aldım.


T-shirtlerin tanesi 10 TL. Tatilde şortların veya kot pantolonun üzerine giyeceğim..

Resimdeki kurukafalı ve mavi renkli bileklikler de pazardan, kurukafalı 20 TL. mavi taşlı olan 1 TL. Küçük çanta ve cımbız tabiki Gratis'den. Bu çantaları muhtelif şeyler koyarak çantamın içine atıyorum böylece bir nevi çanta içi eşya koyma ürünlerinin yerine geçiyor. 10 TL. gibi birşeydi.

Kurukafa deseni bu sene çok moda biliyorsunuz. Ben de eskiden beri severim kendisini ama bulamazdım tabi bu kadar rahatça, şimdi her renk ve modelde kurukafa deseni bulmak mümkün. Bir de kurukafalı güzel bir yüzük arıyorum. Bu bilekliği aldığım yere sipariş verdim ama siz de görürseniz bana haber verin lütfen.
Sevgiler..

Oğlumun bana İngiltere gezisinden getirdiği hediyeler..

Belki söylemişimdir burada, oğlum geçen ay yaz okulu için İngiltere'ye gitti ve geçtiğimiz hafta döndü. Sağolsun biricik annesini de düşünmüş ve bana bu cicileri getirmiş..

Bu spor çantaya bayıldım, hatta son bir haftadır sürekli bunu kullanıyorum. Tam benim istediğim gibi bavul kıvamında ve neredeyse herşeyi taşıyabiliyorum bununla.. 

Bu kitabı da ben severim diye düşünüp almış, aslında doğru bilmiş tabi ki severim Stephan King en favori yazarlarımdan biridir. Bu kitabı da acaip derecede korkunç ve harikadır. Okumayan varsa ve korku-doğaüstü-gerilim türü romanlardan hoşlanıyorsa mutlaka okumasını tavsiye ederim. Türkçe adı Hayvan Mezarlığı, kitabı hem türkçede hem de orijinalinde çok çook eskiden okumuştum tabiki de. Ama oğluşum getirir de ben okumazmıyım, tabiki kitabı yeniden okuyacağım.

Düşünüp de almış olması bile yeterli benim için tabi bu durumda, o nedenle gözüm gibi bakarım artık ben bu gelenlere...
Sevgiler..

Sephora Alışverişi..

Geçtiğimiz haftasonu tesadüfen Buyaka AVM'ne uğradık. Gelmişken bir Sephora'ya girip bakayım dedim ve o da ne girmez olaydım. görmez olaydım moduna girdim hemen. Sephora indirimdeki ürünlerin üzerinden bir % 30 'luk indirim daha uygulamaya başlamış. Tabi ben de hemen ihtiyacım olan (!) birkaç şey alıverdim.



Seyahat kiti.. Uçakta falan yanımızda taşımak için ideal 15 TL. idi % 30 indirimli aldım.. 

Sephora'nın daha önce aldığım bu far bazından ve mineral pudrasından çok memnunum, o nedenle ikisini de yedekledim Tanesi 12 TL.'ye falan geldi sanırım. 



Dudak kremi veya balmı deliliğim had safhada, o nedenle tanesi 3 TL.'ye düşen bu minikleri de aldım. Tadları harika, bol bol sürerim artık.

Uzunca bir süre Gratis, Watsons ve Sephora gibi mağazalara değil girmek önünden bile geçmemem lazım artık. Yılbaşına kadar zorunlu ihtiyaç dışında pek birşey almayı düşünmüyorum. Tabi oje bunun dışında, güzel oje görürsem hemen alırım.
Sevgiler..

Mac Ruby Woo ve The Balm Mia Moore karşılaştırması..

Mat rujları çok seviyorum ve artık neredeyse sadece mat ruj kullanmaya çalışıyorum. Ayrıca kırmızı renge de tutkum büyük, bu nedenle mat ve kırmızı gördüğüm her ruju almaya çalışıyorum. O nedenle Gratis The Balm indiriminde de bu ruju bulunca düşünmeden aldım. Zaten Mac Ruby Woo vardı ancak çok sevmeme rağmen dudağımı çok kuruttuğu ve çizgilere dolup dudaklarımı kemirmeme sebep olduğu için sık sık kullanamıyorum bu ruju. Altına nemlendirici sürdüğüm zaman da rujun tam mat havası kayboluyor.



Görüldüğü gibi ambalajının şekline kadar aynılar.  

Renkleri de çok benziyor. 


Üstteki The Balm Mia Moore, alttaki de Mac Ruby Woo.

Çok benzeşmelerine rağmen Ruby Woo hakikaten dudağı çok kurutan bir ruj, sadece o değil Mac'ın bütün mat rujları aynı. Ancak Mia Moore aynı şekilde çok aşırı bir kuruma yapmadı dudağımda. Buna karşılık bu da Mac kadar mat görünüşlü değil. Ayrıca eski rujlarda olan çok hafif parfümlü, klasik bir ruj kokusuna sahip ki ben oldukça hoşlandım. Mac'ın da kesine özgü parfümsüz bir ruj kokusu var, rahatsız edici değil kesinlikle. Ayrıca sanırım Mia Moore'un içinde hafif bir kolajen takviyesi de var, çünkü sürüldüğünde hafif bir karıncalanma oluyor dudaklarımda, kolajen dudakları daha dolgun göstermek için kullanılıyor.  Mac rujların yeri ayrı ama yine dönem dönem % 50 indirime denk gelirse diğer renklerini de toplamayı düşünüyorum. The Balm rujlar 28 TL. ama % 50 indirimi bekleyerek uygun fiyatlarda almak mümkün. Ancak Mac için aynı şeyi söylemek mümkün olamıyor, rujlar sanırım 45 TL. civarıydı ve asla da indirime girmiyorlar. Yine de dediğim gibi Mac'ın yeri ayrı The Balm'ın yeri ayrı.
Sevgiler..

2. Gratis Alışverişi..

Gratis indiriminin son günü The Bal'dan alamadığım şeyleri de almak üzere bir kere daha gittim. Neyseki bizim evin oradaki Gratis çok talan edilmediği için aradığım ve istediğim herşeyi buldum. Hatta Mary Lou-Manizer'ın son kutusunu da ben aldım.

Ürünler toplu olarak..  


Nihayet Balm Shelter'ı alabildim. Ama henüz açmadım çünkü önce La Roce Posay'ı  bitirmek istiyorum. Bititir bitirmez bu ürünü kullanmaya başlayıp ayrıca yazacağım.



Bütün herkesin öve öve bitiremediği Mary Lou-minizer. Açık tenliler için aydınlatıcı pudra. Gerçekten birşak gündür kullanıyorum ve gerçekten çok azıcık miktarda ürünle elmacık kemiklerim ve kaş altımı muhteşem şekilde parlatıyorum. Bunun daha sonra Nars Albatros aydınlatıcı ile karşılaştırmasını da yapacağım. 




İşte büyük tereddütler sonucu aldığım Mia Moore mat kırmızı ruj. Şahane bir kırmızı rengi var. Bunun da Mac Ruby Woo ile karşılaştırması bir sonraki yazıda gelecek.. 



Dayanamayıp aldığım Staniac'ın turuncu rengi. Bunun kırmızısından memnun kaldığım için bu rengini de almak istedim. Biraz yanarsan elmacık kemiklerimi çok güzel aydınlatacağını düşünüyorum.

Fiyatların hepsi % 50 indirimliydi biliyorsunuz. Balm Shelter 20 TL. Mary Lou Manizer 20 TL. ruj 14 TL. ve Staniac'da 14 TL.'ye geldi bana. Artık çookk uzun bir süre kozmetik alışverişi yapmayı düşünmüyorum. 
Sevgiler..