31 Mayıs 2012 Perşembe
SmoothBeauty: SmoothBeauty ikinci çekilişii...
SmoothBeauty: SmoothBeauty ikinci çekilişii...: İlk çekilişimden büyük bir katılım aldım, bende ikincisini düzenlemeye karar verdim. Bu sefer ise yine harika hediyelerim vaar... vee....
29 Mayıs 2012 Salı
Hafta sonu alışverişi..
Bu aralar nedense almalara doyamıyorum yine. Her gördüğümü almak istiyorum ve çok abuk bir fiyatta değilse alıyorum da işin kötü yanı. İşte hafta sonu bu kokulu ojeleri ararken Watsons'dan minik bir alıveriş daha yapıverdim. Zaten her Watsons'a girişimde minimum 50 TL. vererek çıkarım bu sefer de öyle oldu. Watsons'a girmişken Flormar standına bakmadan geçmek olmazdı tabi, hemen Pretty serisinin Cream&Glaze rujlarından iki tane aldım. P303 ve P308. 303 böyle iyice açık, uçuk bir ten rengi gibi, hafif turunculuk da var içinde doğal bir renk ve çok parlak da değil. Ama ben bu tür rujları üzerine gloss uygulayarak kullanmayı seviyorum. Hem gündüz fazla ağır görünmüyor makyajım hem de dudaklarımı daha kalın gösteriyor.
308 ise 303'ün tam tersine olabildiği kadar ağır ve koyu bir kahverengi. Tam en sevdiğim sütlü çukulata rengi. Kahverenginin her tonuna bayılıyorum, öyleki sürekli bu tonlarda makyaj yapabilirim ve bu renkde gördüğüm herşeyi de almak istiyorum. Göz ve dudak makyajının aynı anda koyu tonlarda olmaması gerektiğini ben de biliyorum. Ama bu renk o kadar hoşuma gidiyorki gün içinde ara ara sürmekten kendimi alamıyorum. Üstelik üstüne yumuşatmak için nude gloss da kullanmadan sürüyorum. Dudakta hafif parlak ve tam kahverengi duruyor böyle ne tam mat ne tam parlak rujlar hoşuma gidiyor. Çünkü mat rujların görünümü çok güzel de olsa dudaklarımı kurutuyor, sürekli ruju kemirme isteği duyuyorum ondan sonra.
Resimlerde hafif bordoluk da var gibi çıkmış ama alakası yok, tam kahverengi. Yaz günü koyu renk rujlar sürmekten hoşlanıyosanız bu ruju kaçırmayın. Fiyatları da 8-10 TL. gibi bir şey galiba.
Sevgiler..
Günün ojesi.. Pastel Grapefruit..
Günaydın.. Herkesi kokulu oje çılgınlığı sardı biliyorsunuz. Hafta sonu sürdüğüm çukulata-kahve dışında kokular uzun süre kalıcı olmamakla birlikte hem denemek için hem de renkleri çok beğendiğim için sırayla sürüyorum yeni kokulu ojeleri. Bugün de pembe renkli ve greyfurt kokulu olan 01 numarayı sürdüm. Renk çok tatlı, böyle bir mercan-pembe arası bir renk. Yanlız ojelerde bir çizgi yapma sorunu var ve en az 3 kat sürmeden istediğim homojen rengi elde edemedim bir türlü. Kokusu sürüp kurumaya başladıktan sonra gelmeye başlıyor ve bir süre diyelim 2-3 saat yoğun şekilde kokuyor. Daha sonra, tabi elleri de yıkadıktan sonra koku kayboluyor.
Şimdi görsellere gelelim..
Üç kat sürülmüş olmasına rağmen sanki hala ton farkı var gibi geldi bana. Ama daha fazla kat da süremedim artık sonra çok zor çıkıyor.
Sevgiler..
28 Mayıs 2012 Pazartesi
Ayakkabı alışverişi..
Ayakkabılara bayılırım, hatta deliririm onlar için ama uzun zamandır tam istediğim şekilde ayakkabı bulamadığım için alamamıştım birşey. Haftasonu bunun acısını çıkardım. Önce Kotonun hafta sonuna özel %30 indiriminden bir çift babet aldım. Daha sonra Polaris'den uzun zamandır aradığım burnu açık espadril tarzi bir ayakkabı aldım. Aynı akşam LC Waikikiden bir çift ve Deichmann'dan da bir çift olmak üzere 2 çift ayakkabı daha aldım. Ayakabıların hepsi indirimdeydi ve bana toplamda 180 TL. gibi bir fiyata geldiler. Eh dört çift için fena değil bence bu fiyat. Hepsi çok rahat, yaz boyunca doya doya kullanacağım ayakkabılar. Fiyatları da fazla olmadığı için bir süre kullanıp, sıkılınca verebilirim yenilerini alabilmek için.
İşte yeni cicilerim.. Ben hepsini çok beğendim. İşte böyle almıyorum almıyorum, almaya başladımmı da duramıyorum. Neyse bir süre ayakkabı almam sanırım, tabi çok beğenirsem o başka..:-))
Sevgiler..
Pastel Kokulu Ojelerim..
Biliyorsunuz bu ara Pastel kokulu oje çılgınlığı yaşanıyor. Ben de ojeleri çok merak ediyordum. Hafta sonu Kadıköy'e gittiğimde Watsons'a baktım. Neyseki ojeler gelmişti ama ben az kalsın göremiyorsum ojeleri. Zaten minicikler bir de standın arkasına saklamışlar onları. Neyse son anda gördüm ve bütün renkleri aldım denemek için.
Minicik olmalarına rağmen, herkesin öğrendiği gibi tanesi 2.50 TL. neyse artık o muhteşem, cici kokuları için bu kadar fiyat olacak diyeceğiz artık. Ojeleri sürerken önce çok şaşırdım çünkü oje kokusundan başka hiç bir koku yoktu. Daha sonra kurumaya başlayınca şahane kokmaya başladı. O kadarki oğlum bile aldı kokusunu ojenin. Tabi ellerimizi 1-2 defa yıkayınca malesef koku gidiyor, o nedenle bir günden fazla bırakmamak lazım. Ama parlaklığı, kalıcılığı aynen korunuyor ojenin, o bakımdan hiç sıkıntı görmedim.
Ojelerin hepsini tek tek denedim, en güzel çukulatalı kahve kokuyor bana göre. Hani eskiden Kent'in kahveli şekerleri olurdu bonbon derdik galiba aynen onun gibi kokuyor bence. Onun dışında greyfurtlu olan pembe oje şahane kokuyor ve rengi de çok güzel. Hindistan cevizliye bayıldım, en az kokan naneli olmuş bence. Tarçınlı top coat ise tek başına harika kokuyor ama kokusuz başka bir ojenin üzerine sürerek denemek lazım.
Hafta sonu çukulata-kahve kokan kahverengiyi sürmüştüm. İşte görseller..
Böyle harika, pırıl pırıl bir kahverengi. yaz rengi olmamasına rağmen ışıltısı ve kokusu için yazın bol bol sürülebilir. En kısa zamanda diğerlerini de sürüp, yazacağım.
Sevgiler..
Sally Hansen Ojelerim..
Günaydın.. Bugün pek günaydınlık hava yok hala kapkaranlık ama biz içimizi ferah ve güneşli tutalım.. Şimdi bir süre önce Nimo Stylo blogunda ki kendisi çok sevdiğim bir blog, Sally Hansen çekilişine katılmıştım. Sally Hansen'in Prabal Gurung için özel tasarladığı iki renk için yarışmaya katıldık ve firma da benim "el ve tırnak bakımının önemi" üzerine yazdığım cümleyi diğer iki kişi ile birlikte en iyi anlatım cümlesi seçmiş.
Sonuçta Ojeler cuma günü elime ulaştı. İki adet harika renk. Sally Hansen ojelerin biliyorsunuz fırça yapısı çok değişiktir diğer ojelere göre ve bir harekette ojeyi bütün tırnağa sürebilirsiniz, bu bakımdan çok beğeniyorum bu markayı. Ancak daha önce kullandığımda havuzda problem yaşamıştım, ojeler her havuza girişimde uçlarından çıktı ve mat mat oldu. En sonunda tamamen çıkarmak zorunda kalmıştım. Bu problem denizde yaşanmıyor, sanırım havuzdaki klor seviyesinden oldu bu olay. Neyse bu sorunu da top coat ile çözeceğiz artık.
İşte bu şahane şey Green tea..
Bu da Cherry Chery, Bang Bang.. Ne kadar güzeller değilmi..
Sevgiler...
25 Mayıs 2012 Cuma
Maskara Dosyasına devam ediyoruz..
Maskara dosyasına uzun süre ara verdim ama başka şeyler girdi araya bir türlü toparlayamadım bu konuyu. Şimdi ilk maskaramız Diorshow Iconic maskara. Bu maskara bana Dior'un daha önce tanıttığım makyaj paleti içinde gelmişti. Maskara çanta boyu olduğu için fırçasını yorumlamak istemiyorum. Ama kendisi hakikaten güzel bir maskara. Bu maskaranın tam boyunu daha önce de kullanmıştım. Bir kere tam siyah ve rengi 2 sürüşte veriyor. Yanlız bunu waterproof olanı benim gözüme hafif bir alerji yapmıştı, sürdüğüm zaman sürekli gözlerim yanıyordu. Onun dışında kirpiklerimi de Minnie Mouse gibi yaptığını da bilirim, o derece iyidir yani. Fiyatı ben alıp kullandığımda 80 TL. falandı, şimdi hiç bilemiyorum gidip de soramıyorum.. Şimdilik çanta boyu ile idare edeceğim mecburen..
İkinci maskaramız Rimmel Curved BRush Volume Maskara. Bunu geçtiğimiz hafta sonu daha önce bahsettiğimm fondöten ile birlikte aldım. Fiyatı 13-14 TL. civarında olması lazım. Gayet uygun. Bunu alırken Rimmel'in diğer maskarası Scandal Eyes adlı maskaya da baktım. Ama Watson'sdaki satış görevlisi o maskaranın fırçasının gayet tombul olduğunu ve benim kirpiklerimi iyi tutmayacağını söyledi. Böyle ince, uzun, hafif kıvrık fırçalar benim gibi kısa kirpiklilere göreymiş. İlk defa bir satış görevlisi faydalı bir bilgi verdi bana.
Bu arada maskara tam da onun dediği gibi çıktı, kirpiklerimi gayet güzel kavrıyor, döndürüyor, hafifçe kıvırıyor ve uzatıyor. Ama dolgunluk durumu yok tabi ve topaklanma da yapmadı.
Üçüncü maskaramız Oriflame VeryMe Fat Lash maskara. Bu maskara Oriflame tarafından yarışma ödülü olarak yollanmıştı bana. Üzerinde Fat Lash yazıyor ama pek dolgun kirpik durumu yok bunda da, daha çok uzatıyor kirpiklerimi. Çok fazla topaklanma yapmıyor, rahatça gün içinde spor yaparken bile kullanıyorum. Maskaranın fırçası da bana uygun, ince ve uzun bu nedenle kirpiklerimi de rahatça kavrıyor.
Son maskaram yine Dior'un. Sevgili çilekden uzun bir zaman önce almıştım. O zaman renkli maskara diye öldüğüm ve Türkiye sınırları içinde de renkli maskara sorana deli gözüyle baktıkları için Strawberry'de bulunca direk atladım ve aldım. Maskaranın tabi uzatmak, kıvırmak, doldurmak gibi bir iddiası yok, Dior olması ve renginin de pembe olması yeterli.
Bunu tek başına sürdüğüm zaman kirpiklerim bildiğin kırmızı oluyor. Twilight vampiri durumu yani. O yüzden ben de siyah ya da kahverengi maskaranın üzerine böyle renk oyunları vererek kullanıyorum bunu. Bazen sadece kirpiklerin dış köşesine uyguluyorum bazen de bütün kirpiklerin sadece ucuna, iki şekilde de gayet güzel duruyor. Renkli maskarayı artık çok sık kullanmasam da hala seviyorum.
Sevgiler...
Hergüne bir China Glaze.. Watermelon Rind..
Günaydın.. Artık bu oje ile birlikte şimdilik sanırım sürmediğim denemediğim Chinam kalmayacak. Bundan sonra biraz da alıp kullanamadığım diğer ojelerimi sürmek istiyorum. Mesala Alix Avien'den alıp alıp da sürmediğim çok ojem var.
Neyse bugünkü ojem harika, pırıltılı bir yeşil olan Watermelon Rind, adı üstünde Karpuz kabuğu...Oje içinde minikcik simler olan değişik bir yeşil renkte. İçindeki simler tırnakta ışıltıya dönüşüyor ve tırnakta pütür yapmıyor. Tam aksine pürüzsüz bir dokuda kalıyor oje. Görsellerimiz geliyor..
Bütün renklerini seviyorum China Glaze'in.. Almak istediğim yeni 4-5 renk daha buldum bile ama ancak bir dahaki aya..
Sevgiler..
Life in style - StylishTimes: GIVEAWAY - HEDIYE
Life in style - StylishTimes: GIVEAWAY - HEDIYE: I really like the bags of Longchamp since they are always chic and practical. Their most popular design has been Le Pliage and I wanted to g...
24 Mayıs 2012 Perşembe
Limango Kutu geldi...
Bu aralar bu kutulara çok merak sardık topluca.. Tabi kusur kalmamak için Limando'nun da kutusunu alayım dedim. Birkaç aydır hiç bana uygun şeyler yoktu. Ama bu ay içindeki ürünler fena değil diye düşündüğüm için hemen sipariş verdim. Önce bir mesaj geldi, kampanya haziranda biteceği için kutu 16 Hazirandan sonra yollanacaktır diye.. Haydaa dedim bilsem söylemezdim. Sonra ne olduysa kutu hiç beklemediğim bir anda, dün elime ulaştı. Teşekkür ederim tabi heralde bu konuda eleştiri aldılar ki erken gönderim yapmışlar.
Kutumun genel görünüşü ve içindekiler..
Limango'nun kutusu güzel bir turuncu renkte ve diğer gelen kutular gibi gayet güzel, özenle hazırlanmış. Bir de bunun iyi yanı biliyorsunuz sitede o ayki kutunun içinde ne var ne yok görülebiliyor. Bu ayki kutunun konsepti yaza hazırlanırken ihtiyacımız olabilecek seyahat boyu ürünler olmuş. Bu kutu da 19 TL. ya geldi. Ayrıca bu gönderimle birlikte Limango'dan bundan sonra verilecek 2 adet kargo da ücretsiz.
İçindeki ürünlere gelirsek..
Lolita Lempicka parfüm.. Minik deneme boyu, kokusu fena değil ama bayıldığımı söyleyemem.
Bu antibakteriyal temizleme ürününü oğlum küçükken çok kullanıyordum. Artık pek gerek duymuyorum ama makyaj fırçası temizleme malzemesi olarak kullanılabilir.
Fa'nın roll-on deodorantı. Çantamdaki bitince kullanmaya başlıyacağım. Ürün orijinal boy, 3.50 TL.
Minik Rebul kolonya. Aslında hiç kolonya sevmem ben ama bu yeni mandalina, greyfurt falan kokulular hoşuma gidiyor. Eve koydum bakalım bir işime yarar elbette.
Tresan kepeğe karşı şampuan. Bu şampuanı daha önce de denemiştim. Seyahatlerde su değişimlerinde kepeklenmeye karşı önlem olarak kullanılabilir. Tam seyahat boyu, tatile çıkarken yanıma alacağım.
Pastel 56 numara.. Nasıl olduysa bende olmayan bir renk.. Çok şaşırdım..:-) Orijinal boy, 2.50 TL.
Dr. Murad'ın deneme boyu akne ve parlama kontrollü makyaj bazı. Bu ürünün bir benzeri de aldığım ve bahsettiğim Nar özlü bakım setinin içinde vardı. Bunu da seyahate çıkarken yanıma alacağım ürünlerin içine koydum.
İşte kutunun tek kullanmayacağım, kullanamayacağım ürünü. Saç kapatıcı. Koyu kahve renkte geldi ama benim doğal saçım kumral ve kızıl boyuyorum. Yani her halükarda bana uymayacak bir ürün. Ne yapacağıma karar veremedim. Ama ürün orijinal boy ve fiyatı da 19.90 TL. imiş.
Alix Avien yeşil kalem. Başka renk olsaydı daha mutlu olurdum ama bunu da kullanırım sanıyorum. Bu tür renkleri kahvelerle, morlarla falan karıştırıp kullanıyorum boşa gitmiyor. Orijinal boy ve 8.50 TL.
Buz terapi ürünü, içinde jel kıvamlı bir madde oluyor, buzluğa konulup dondurularak kullanılıyor. Düşmelere, çarpmalara karşı bire bir. Orijinalinde 10 adet bulunuyor ve 89 TL. imiş.
Skincode deneme boyu serum. Daha önce skincode kullanmış ve memnun kalmıştım. Serumdan memnun kalırsam yine alabilirim. Fiyatı da uygun 150 ml. 100 TL.
Ve bütün kutuların gediklisi Max Factor fondöten.. Daha önce denemiştim, güzel evet ama o kadar çok fondötenim varki artık bunu da almayayım yani...
Minik minicik de olsa ürün bolluğu hoşuma gitti, tam 12 adet ürün var kutunun içinde. Görünce çok hoşuma gitti. Önümüzdeki aylarda da kutuların içeriğine bakarak yine alınabilir. Limango'nun değişik temalarda kutular hazırlamasını ve çabucak göndermesini diliyorum. İçinde böyle minik fırçalar, minik farlar, allıklar olan bir kutu hiç de fena olmazdı yani..
Sevgiler..
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)